- kazasız
- благополу́чно; без ава́рии / катастро́фы и т. п.
kazasız bir yolculuk — пое́здка без приключе́ний
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
kazasız bir yolculuk — пое́здка без приключе́ний
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
kazasız — sf. 1) Kazaya uğramadan yapılan Kazasız bir yolculuk. 2) zf. Kazasız bir biçimde Kazasız geldik. Birleşik Sözler kazasız belasız … Çağatay Osmanlı Sözlük
kazasız belasız — zf. Kazaya veya güçlüğe, sıkıntıya uğramadan Kendini unutturmak ve bu ziyareti kazasız belasız savmaktan başka bir düşüncesi bulunmayan bizim kaymakam buna memnun oluyor. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
belasız — sf. Bela içermeyen Birleşik Sözler kazasız belasız … Çağatay Osmanlı Sözlük
savmak — i, den, ar 1) İstenmeyen birini yanından uzaklaştırmak Böylece Arif Ağayı başımızdan savar ve sizinle bir mehtap gezintisi yaparız. R. N. Güntekin 2) i Sıkıcı bir durumu geçirmek, atlatmak, savuşturmak, defetmek Kendini unutturmak ve bu ziyareti… … Çağatay Osmanlı Sözlük
cavlağı çekmek — argo ölmek Ne olacak a canım, hepimiz de ya bir kaza neticesinde veyahut kazasız olarak cavlağı çekeceğiz. Halikarnas Balıkçısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
vartayı atlatmak — tehlikeli bir durumdan kurtulmak Her türlü vartayı kazasız belasız atlatıp... A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük